Categories: Genel

PATENT NEDİR, PATENT ÇEŞİTLERİ NELERDİR?

PATENT ANLAMININ TARİHSEL SÜREÇTE GELİŞİMİ

Patent terimi, Lâtince kökenli olup “açık olmak” anlamına gelmektedir. Tarihsel süreç içerisinde, bir mevkie atanan veya kendisine bir imtiyaz tanınan kişilere, haklarını ispatlamak amacıyla kral taralından mühürlenmiş yazılı bir belge verilmekteydi. Kral tarafından mühürlenen ve rulo şekline getirilen bu belgenin üzeri tekrar mühürle kapatılmadığı, yani “açık” olduğu için, kavram letters patent (açık mektup) olarak anılmıştır. Başlangıçta yalnızca kral tara­fından tanınan imtiyazları nitelendiren letters patent kavramı, ilerleyen zaman içerisinde bu belgenin çoğunlukla yeni sınaî uygulamalara verilmesi nedeniy­le, buluşlar üzerindeki hakkı tanıyan, kapsamını belirleyen ve ispatlayan resmi bir belge olarak algılanmaya başlanmıştır. Krallıkların yerlerini devlet sistem­lerinin almaya ve yasal düzenlemelerin yapılmaya başlanması ile birlikte kav­ram kısaca patent olarak isimlendirilmiştir (Saraç, Patent 24-25).

Kavram, Türkçede ilk kez 1879 tarihli İhtira Beratı Kanununda ihtira beratı, olarak kullanılmıştır. Her ikisi de Arapça kökenli olan bu terimlerden ihtira terimi “benzeri görülmemiş bir şey icat etme, vücuda getirme” anlamı­na gelmekte; berat terimi ise, imtiyaz verildiğini bildiren fermanı ifade et­mektedir. 551 sayılı PatKHK’da ise, uluslararası literatüre uygun olarak “patent” kelimesi kullanılmıştır.

Günümüzde patent kavramının fikir birliğine varılmış bir tanımı bulun­mamaktadır. Doktrinde ve yargı kararlarında kavram iki farklı şekilde anlamlandırılmaktadır. Dar anlamda patent, kanundaki koşulları taşıyan bir buluş için verilen yazılı belgeyi ifade eder. Bu yönüyle patent terimi, yalnız­ca buluşu belgeleyen maddi bir unsuru nitelendirir. Geniş anlamda patent ise, hem buluş üzerindeki inhisarî kullanma yetkisini hem de bu yetkiyi is­patlayan belgeyi ifade eder. Bu manada patent kavramı, patent hakkını da içine alacak şekilde buluş sahibinin yaratıcı düşüncesinin, belirli bir zaman dilimi içinde, yasal hükümler çerçevesinde koruma altına alındığını gösteren belge olarak tanımlanmaktadır (Kaya, Patent 173).

Patent kavramını bir hukuki müessese ve hatta bir hukuk dalı haline ge­tiren olgunun, patent belgesi sahibine tanınmış olan haklar olduğu gerçeği göz önüne alındığında, patentin “hak” yönünü özellikle vurgulamak gerek­mektedir. Bu yüzden günümüzde geniş anlamda patent terimi yerine uygu­lamada ve doktrinde “patent hakkı” terimi tercih edilmektedir. Patent hakkı terimiyle patent sahibine ait tüm yetkileri içeren genel bir hak kategorisi anlatılmak istenir. Bu anlamda patent hakkı bir üst kavramdır ve buluşun yapılmasından itibaren patentin alınmasına kadar geçen aşamalardaki .bütün hakları kapsamına alır. Oysa buluşun yapılması, patent için başvurulması ve patentin alınması sürecinde değişik kimselerin buluş üzerinde farklı şekiller­de ve niteliklerde haklara sahip olması mümkündür. Örneğin, buluşçunun buluşunu gerçekleştirmesi ile birlikte buluş üzerinde sahip olduğu hak, bu­luşça hakkı olarak nitelendirilebilir ki, bu hakkın en önemli uzantısı patent için başvuruda bulunma, yani patent isteme hakkıdır. Patent başvurusunun kabul edilerek buluşa patent verilmesi halinde ise ortaya çıkan haklar patent­ten doğan hak olarak isimlendirilmektedir.

Geniş anlamda patent veya teknik anlamda patent hakkı terimi ile kastedi­len esasen patentten doğan haklardır. Gerçekten de, “Patentten Doğan Hakkın Kapsamı” başlığını taşıyan PatKHK’nın 73. maddesi incelendiğinde, “patent hakkı sahibi patent hakkından yararlanır ” şeklinde ifade ile patent hakkı kav­ramının. patentten doğan hak kavramı ile özdeşleştirilmiş olduğu görülmektedir.

PATENT ÇEŞİTLERİ

1-ÜRÜN-USUL PATENTİ

PatKHK’da patentler, ürün ve usul patenti olmak üzere iki tür olarak düzenlenmiştir (PatKHK m.73; 136). Ürün patenti; ortaya çıkan neticeye değil, neticeyi gerçekleştiren bir maddi varlığa, yani ürüne verilir (Ayiter, İhtira 40). Buna bağlı olarak ürün patentine sağlanan koruma, koruma altına alınmış makine (ürün) ile üretilen ürünleri kapsamaz. Örneğin, patent eşyalar üzeri­ne bir renk veya şekil basan baskı makinesine verilmişse, patent koruması bu makineyle basılmış eşyaları kapsamaz.

Usul patentinde ise asıl unsur, bir ürünü veya neticeyi meydana getiren yahut bunların meydana getirilişine engel olan uygulamalar ve yöntemlerdir. Örneğin, deri ürününü tabaklama işlemi (usulü); parlak mer­mer, mermer kayasının su ile fırçalanması işlemi sonucu ortaya çıkmaktadır. Ürün patentlerinin aksine usul patentlerinde maddi bir varlık söz konusu değildir. Usul patentlerinde önemli olan, yöntemdir ve yöntem ile ortaya çıkan netice veya ürün arasında bir nedensellik bağının bulunmasıdır.

Usul patentlerini, üretim usulleri ve üretimle ilgili olmayan usuller şek­linde kendi içerisinde ikiye ayırmak mümkündür. ( Saraç, Patent 74). Üretim usulü patentlerinde, kullanılan usulle bir maddeye etki edilerek yeni bir ürün meydana getirilir. Örneğin, yeni bir ta­baklama usulü ile derinin daha kısa bir sürede ve kaliteli olarak elde edilme­si gibi. Çalışma usulleri olarak da isimlendirilebilecek bir ürünün üretimiyle ilgili olmayan usul patentlerinde ise, usulün uygulandığı maddede esasen bir değişiklik olmaz, fakat arzu edilen bir durum meydana getirilir. V eni oir tabaklama usulü ile elde edilen derinin boyanması usulü veya masaların cilalanması ya da bir emtianın su geçirmez hale getirilmesi buna örnek ola­rak verilebilir.

2-İNCELEMELİ-İNCELEMESİZ PATENTİ

Patentleri, verilmelerinde tercih edilen sisteme göre ikiye ayırmak mümkündür. Başvuru sahibinin talebi üzerine TPE tarafından yenilik ince­lemesi yaptırılmaksızın verilen patentler, incelemesiz patent olarak nitelen­dirilir (PatKHK m.60-61). Buna karşılık, patent verilebilirlik şartları bakımından inceleme yapıldıktan sonra verilen patentler ise, incelemeli patent olarak isimlendirilir (PatKHK m.62-63).

3-EK PATENT

Patent konusu buluşu mükemmelleştiren veya geliştiren ve asıl patentin konusu ile bütünlük içinde bulunan buluşların korunması için verilen patent­ler, ek patent olarak isimlendirilebilir (PatKHK m.121/1). Ek patentler, asıl pa­tentin konusu olan buluşu geliştiren ve onunla bütünlük arz eden buluşları koruma amacı güttüğünden, bir başka deyişle ek patent konusu buluş bağım­sız bir patent konusu olmayacağından, bu buluşlara patent verilmesinde tek­niğin bilinen durumunun aşılması koşulu aranmaz (PatKHK m ı_ı .o. PatKHK’da aksi öngörülmüş olmadıkça, ek patent asıl patentin tamamlayıcı bir parçasıdır (PatKHK m. 122/2). Ek patentin süresi, asıl patentin süresi kadardır. (PatKHK m. 122/1). Aksi açıkça öngörülmediği ve ek patentin niteliğine aykırı düşmediği takdirde, PatKHK’nın ilgili hükümleri, ek patent için de geçerli- dir (PatKHK m. 124).

Ek patentlerin rüçhan tarihi, başvuru tarihlerine göre belirlenir (PatKHK m.122/1). Patent verilmesi kabul edilinceye kadar ek patent için başvuru yapılabi­lir, hatta patentin verilmesi kabul edilmese dahi, ek patent talebinde bulunulabi­lir (PatKHK m.121/2). Ek patent talebinde bulunulması, patent alınabileceği anla­mına gelmemektedir. Asıl patente ilişkin başvurunun TPE taralından kabul edilmemesi, başvurunun sadece TPE aşamasının nihai sonucudur. Başvurunun patente ulaşıp ulaşamayacağı hakkmdaki nihai karar mahkeme tarafından veri­lecektir. TPE asıl patent için yapılan başvuruyu reddetmiş olsa dahi, mahkeme­ce TPE’nin red karan kaldırılarak patentin tescili sağlanabilir. Bu durumda ek patent başvurusu da TPE tarafından işleme alınarak sonuçlandırılacaktır.

Ayrıca ek patent başvurusu, başvuru sahibinin talebi üzerine ve başvuru işlemleri sırasında her zaman bağımsız bir patent başvurusuna da dönüştürü­lebilir. Dönüştürme talebi, TPE tarafından yapılan inceleme sonunda, ek patent başvurusunun asıl patentle gerekli bağının olmadığının ek patent baş­vurusunda bulunana bildirilmesinden sonraki üç aylık süre içinde de kullanı­labilir (PatKHK m. 123/1).

Ek patent başvurusu bağımsız patent başvurusuna dönüştürfılebileceğ i gibi, tam tersine kabul edilen ek patentler, asıl patent sahibinin asıl patentte^ feragat etmesi halinde bağımsız bir patente de dönüştüıülebılır (PatKHK m. 123/2). Ek patentin bağımsız patente dönüşmesi halinde, daha sonraki ekler, gerekli birlik ve bütünlüğü göstermeleri şartıyla, yeni patentin ekleri sayılır. Ek patentten asıl patent haline dönüşen patentlerin koruma süresi, asıl paten­tin koruma süresi ile aynıdır (PatKHK m. 123/4).

4-GİZLİ PATENT

Milli savunma menfaatleri nedeniyle gizlilik prosedürüne uyularak veri­len ve gizli patent siciline kaydedilen patentler, gizli patent olarak nitelendi­rilebilir.

Kural olarak, TPE tarafından önceden açıklanmasına karar verilmemiş­se, bir patent başvurusunun içeriği, başvuru tarihinden itibaren iki ay süre ile gizli tutulur (PatKHK m. 125/1). Eğer TPE, başvuru konusu buluşun milli sa­vunma açısından önemli olduğuna kanaat getirirse, gizlilik süresini başvurunun yapıldığı tarihten itibaren beş aya kadar uzatabilir. TPE, durumu bir yazı ile hem başvuru sahibine hem de başvurunun bir suretiyle birlikte gecikmek­sizin Milli Savunma Bakanlığına bildirir (PatKHKm.125/2).

Başvuru konusu buluşun milli savunma menfaatine hizmet edip etmeyeceği TPE ile Milli Savunma Bakanlığı tarafından birlikte belirlenir (PatKHK m.125/3). Bakanlık böyle bir menfaatin bulunduğuna karar verirse, beş aylık gizlilik süresi dolmadan önce patent başvurusu ile ilgili işlerin gizli yürütülmesini ve durumun başvuruda bulunana bildirilmesini TPE’ye bildirir (PatKHK m. 125/4).

Başvuru sahibine yapılan gizlilik bildiriminden sonra, başvuru (patent ve­rilmişse patent) sahibi, buluş hakkında yetkisi olmayan kimselerin bilgi sahibi olmasını sağlayan davranışlardan kaçınmakla yükümlüdür (PatKHK m. 125/5). Başvuru (veya patent) sahibinin talebi üzerine gizli patent veya patent başvu­rusu konusu buluşun belirleyeceği şartlar altında kısmen veya tamamen kulla­nılmasına izin verip vermeme yetkisi Bakanlığa aittir (PatKHK m. 125/6).

Gizlilik kuralına uyularak verilen patent, gizli tutulan bir Patent Siciline kaydedilir ve verilmesinden itibaren bir yıllık süre içinde gizli tutulur. Gizli­lik süresinin, yıllık olarak uzatılması mümkündür (PatKHK m. 126/1). Öte yan­dan TPE, Bakanlığın izni ile her zaman patent başvurusu veya patent için öngörülmüş gizliliği kaldırabilir (PatKHK m. 126/3).

Gizli patentler için yıllık patent ücreti ödeme yükümlülüğü yoktur (PatKHK m. 127/1). Ayrıca patent sahibi, patentin gizli tutulduğu süre için, dev­letten tazminat isteyebilir (PatKHK m. 127/2). Ancak, gizli patent konusu buluş, sahibinin kusuruyla açıklanmışsa, tazminat isteme hakkı doğmaz (PatKHK m. 127/3). Tazminat, patentin gizli kaldığı her yılın sonunda, o yıl için talep edilir. Ödenecek tazminat miktarı konusunda anlaşma sağlanamaz ise, taz­minat miktarı mahkemece belirlenir. Tazminat, buluşun önemi ve patent sahibinin onu serbestçe kullanabilmesi halinde elde edeceği muhtemel geli­rin miktarı göz önünde tutularak hesaplanır (PatKHK m. 127/2).

Buluş sahibinin ikametgâhının Türkiye’de bulunması halinde, aksi ispat edilinceye kadar, buluşun Türkiye’de yapılmış olduğu kabul edilir (PatKHK m.128/2). Türkiye’de gerçekleştirilen gizli patent konusu buluş için patent başvurusunun TPE’ye yapıldığı tarihten itibaren iki aylık süre geçmeden ve ÜPE’nin izni olmadan, söz konusu buluş için hiç bir yabancı ülkede patent başvurusunda bulunulamaz. Yabancı ülkede başvuru için izin, ancak Bakan­lığın özel onayı alınarak yapılabilir (PatKHK m. 128/1).

markapatentavukat

Recent Posts

Adana Marka Avukatı – İncekaş Hukuk Bürosu

Marka Avukatı - Adana Adana'daki Müşteriler için Ticari Marka Tescil Hizmetleri. 10 yılı aşkın bir…

10 ay ago

Marka Haciz Talebi

ADANA İCRA MÜDÜRLÜĞÜ 2018/41 E. T.C. TÜRK PATENT ENSTİTÜSÜ MARKALAR DAİRESİ BAŞKANLIĞI Alacaklı : Vekilleri…

3 sene ago

Markanın Hükümsüzlüğü Davası Nasıl Açılır?

Bir marka hukuka aykırı ise bu durumda markanın hükümsüzlüğü söz konuusu olur. Özellikle bu markanın…

4 sene ago

Marka Yaratma ve Adana Dinamikleri

Marka Yaratma ve Adana Dinamikleri Marka, şirketlerin ürünlerini diğerlerinden ayırmak için kullandıkları belirleyici bir sembol,…

4 sene ago

Marka Hakkına Saldırı Sebebi ile İhtarname Örneği

Marka Hakkına Saldırı Sebebi ile İhtarname Örneği İHTARNAME İHTAR EDEN                      : VEKİLİ               …

4 sene ago

Erkeklerin Medeni Kanundan Şikayetleri

Erkeklerin Medeni Kanundan Şikayetleri Başlıca yakınma konuları şunlardır: Deniliyor ki, Yurttaşlar Yasamıza göre boşanma güçtür.…

4 sene ago